Obezite Tedavisi cerrahisi tıp literatüründe tüp mide ameliyatı, halk arasında ise mide küçültme ameliyatı olarak bilinmektedir. Ülkemizde ve dünyada en sık yapılan obezite cerrahisidir.
Tüp mide ameliyatında büyük bir kesi yapılmadan karın ön duvarından açılan yaklaşık 0,5 cm'lik deliklerden midenin yüzde 80'i çıkarılır. Kalan yüzde 20 tüpe benzediği için tüp mide ameliyatı olarak adlandırılır. Bu kapalı işleme laparoskopik cerrahi denir.
Cerrahi kısmın yüzde 80'i fundus bölümünde yer alır. Fundus, açlık hormonunun salgılandığı bölgedir. Yani tüp mide ameliyatı ile hem mide hacmi küçülür hem de açlık hissi azalır. Tüp mide yani mide küçültme ameliyatı 18-65 yaş arası kişilere yapılmaktadır.
Bir kişinin mide ameliyatına uygun aday olabilmesi için Dünya Sağlık Örgütü tarafından belirlenen vücut kitle indeksi (BMI) değerlerinin 35 ve üzeri olması gerekmektedir. 18 yaş altı kişiler için obezite derecesi ile birlikte yukarıda sayılan hastalıkların varlığı önemlidir ve hekim kararı kadar ebeveyn onayı da gereklidir. 65 yaş üstü kişiler için sağlık durumu ve ameliyat gerekip gerekmediği (kişinin kilosuna bağlı zorluklar ve sorunlar) değerlendirilir.
Obezite Tedavisi için yapılacak olan ameliyat kapalı bir yöntemle yapıldığından karın bölgesinde sadece çok küçük kesi izleri kalır. Bu çizgiler birkaç ay içinde tamamen görünmez hale gelir. Tüp mide ameliyatının tam verim sağlaması için hastanın diyet programına bağlı kalarak beslenmesine dikkat etmesi ve gerekirse düzenli olarak vitamin ve mineral takviyesi alması son derece önemlidir.
Doktorunuzun tavsiyelerine ve programına harfiyen uymanız ve doktorunuzun bilgisi dışında herhangi bir vitamin, gıda veya ilaç takviyesi almamanız çok önemlidir.
Tüp Mide Ameliyatı
Tüp Mide Ameliyatı mide küçültme ameliyatı sonrası 2 ana faktör kilo vermeyi sağlar.
1- Hacim küçültme ile midenin %75-80'ini çıkararak kalan hacmin kısıtlanması gıda alımını azaltır. Ayrıca küçülen mide hacmi sayesinde az yemekle tokluk hissi artar.
2- Hormonal etki: Açlık hissini uyaran Ghrelin hormonunun salgılandığı bölge olan fundus kısmından mide dokusunun çıkarılması ile iştah azalması sağlanır. Ghrelin iştahı artırdığı, besin alımını artırdığı ve yağ depolanmasını desteklediği için “açlık hormonu” olarak adlandırılır. Ghrelin obez kişilerde daha yüksek seviyelerde bulunur. Obezite Tedavisi ve cerrahisi tedaviyi geçiren kişilerin ghrelin seviyeleri, normal diyet ve egzersizle kilo vermeye çalışan kişilere göre çok daha düşüktür.
Yorumlar